Son günlerde ülkemizde artan dolandırıcılık haberlerine bir yenisi daha eklendi. Başta gazete köşelerinde yer alan "sahtenin bir yeni şekli" olarak tanımlanan sahte medyumlar, yerel halkı aldatmaya devam ediyor. Bu kezki olay, bir dolandırıcının medyum kılığına girip, sadece birkaç dakika içinde bir ailenin tüm tasarruflarını almasıyla sonuçlandı. İddialara göre, sahte medyum kapıdan girdiği aile üyelerine korkutan basit bir şaka ile büyü yaptığını söyledi ve olay hızla gelişti. İşte detaylar…
Medyum kılığına giren bu dolandırıcılara neden pek çok kişi inanmaktadır? İnsanlarımızın ruhsal ve psikolojik sorunları, onları sıkça dolandırıcıların hedefi haline getiriyor. Çoğu dolandırıcı, kişileri ruhsal olarak zor bir dönemden geçirirken yakalayıp, onlara çözüm sunuyormuş gibi görünmektedir. Bu süreçte, genellikle bir dizi hayali sorun ve korkular icat ederek, kurbanlarını çoğu zaman sürükleyici hikayelerle ikna ederler.
Medyumların oluşturduğu kurgusal buhranın merkezinde yer alan "büyü" kavramı, özellikle tedavi edilemeyen psikolojik sorunların yükünü taşıyan kişilerin dikkatini çekmektedir. Dolayısıyla sahte medyumlar, ruhsal bunalımda olan bu kişilere ulaşarak, onlardan maddi kazanç elde etmeyi hedeflemektedir. Dolandırıcılar bu taktiklerin yanı sıra, belirli bir zaman dilimi sona erdiğinde "bu his savrulursan tüm mal varlığını kaybedebilirsin" gibi korkutucu ifadeler kullanarak kurbanlarının duygusal durumlarını kullanarak daha fazla para talep etmektedirler.
Geçtiğimiz hafta yaşanan bu olayda, dolandırıcı sahte medyum, hedef aldığı ailenin kapısını çaldı ve bir anda kendini tanıttı. “Üzerinde büyü var!” diyerek ailenin endişelerini kabarttı. İlk önce, aile bireylerinin ruh hallerini gözlemleyip, kişisel sorunlarına yönelik yalanlar dizerek kendini sağlam bir şekilde tanıttı. "Bu büyüyü çözmezsem, ailenizin başına türlü felaketler gelebilir" diyerek korkutma taktiğine başvurdu.
Aile, korkuya kapılarak dolandırıcının söylediklerine inanmak zorunda kaldı. Sahte medyum, onlara "bu durumu tersine çevirmek için çeşitli ritüeller yapmamız gerektiğini" söyledi. İlk önce yüksek bir miktar para talep eden dolandırıcı, “İhtiyacım olan bu malzemeleri alırım, ama bunu yapmadan önce sizi korumak için sizin ilk önce bir tılsım almanız gerekiyor” şeklinde konuşarak daha fazla paranızı almak için sürekli bahaneler üretti.
Sonuç olarak, dolandırıcı, ailenin tüm tasarruflarını aldıktan sonra aniden ortadan kayboldu. Bu tip dolandırıcılıklar, pek çok insanın hayatında trajik sonuçlar doğurabiliyor. Şimdiye dek çok sayıda insan, bu tür dolandırıcılar tarafından mağdur edilmiştir.
Yetkililer, bu tür olayların yaşanmaması için toplumda medya aracılığıyla farkındalık yaratılmasının önemine dikkat çekiyor. Büyü, medyum gibi kavramların çok fazla ilgi çekmesine rağmen, toplumda bu durumların neredeyse her gün yaşandığı gerçeği inkâr edilemez. Dolandırıcılık vakalarına karşı nasıl tedbir alınması gerektiği ve ne gibi önlemler alınması gerektiği yönünde farkındalık yaratmanın yanı sıra, dolandırıcılara sert yasal müeyyidelerin uygulanması gerektiği de vurgulanıyor.
Günümüzde her alanda olduğu gibi, sahte medyumların da dolandırıcı oldukları ile ilgili kamuoyunu bilgilendirmek oldukça önemli bir adımdır. Üzerinde büyü olduğu gibi cümlelerden kaçınmak, bu tür dolandırıcılara kapı açmamak adına son derece önemlidir. Dolandırıcılara karşı dikkatli olunmalı ve şüphelendiğiniz her konuda yetkililere başvurulmalıdır.
Sahte medyumlar, toplumda yalnızca bireyleri değil, aynı zamanda aileleri ve kurumsal yapıları da hedef almaktadır. Bu nedenle, insanları eğitmek ve aydınlatmak, genel olarak daha güvenli bir toplum inşa etmek adına büyük bir adım olarak değerlendirilmektedir. Unutulmamalıdır ki, çözüm arayışında olduğunuzda güvenilir kaynaklara danışmak her zaman önceliklidir!