Balıkesir, 15 Ekim 2023 tarihinde tarihi bir an yaşadı. Saat 14:52'de meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki deprem, şehirdeki birçok insanı korku ve paniğe sürükledi. Depremin merkez üssü Balıkesir'in Edremit ilçesine oldukça yakın bir noktada yer alıyordu. Sarsıntı, özellikle kıyı kesimindeki yerleşim alanlarında çok şiddetli hissedilirken, iç kesimlerdeki vatandaşlar da bu durumu hissetti. Yaşanan olay, hem yerel hem de ulusal medyada geniş yankı buldu. Ayrıca, Balıkesir Valiliği ve AFAD, depremin ardından bölgedeki durumu değerlendirmek için hemen harekete geçti.
Depremin ilk anlarından itibaren şehrin çeşitli bölgelerinden gelen ihbarlar, sarsıntının yalnızca birkaç saniye sürdüğü belirtilse de, can ve mal kaybına ilişkin endişe yarattı. Deprem sonrası parklar, kamu binaları ve yüksek katlı apartmanlarda kontrollü tahliye işlemleri başlatıldı. İlk belirlemelere göre, bazı binalarda küçük çaplı çatlaklar meydana geldiği ve birkaç eşyada hasar oluştuğu bildirildi. Balıkesir Belediyesi ekipleri, hasar tespit çalışmaları için hemen sahaya indi. Özellikle, kırsal bölgelerdeki tarım yapılarına ve hayvan barınaklarına yönelik zarar tespit çalışmalarının da yapılan kriterler arasında yer aldığı öğrenildi.
Depremin hemen ardından, Balıkesir halkı sosyal medya platformları üzerinden yaşadıkları korkuyu ve tepkilerini paylaştı. "Evimdeki tabaklar fırladı," diyen bir vatandaş, depremin etkilerinin çok kısa sürede hissedildiğini ifade etti. Bununla birlikte, bazı vatandaşlar ise deprem sırasında yaşanan panik anlarını alaycı bir dille dile getirerek, "Bunu yaşamadan Balıkesir'de nasıl bir risk olduğunu anlayamazsınız," şeklinde yorumlarda bulundu.
Öte yandan, AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) hemen açıklamalarda bulunarak, halkın paniğe kapılmaması gerektiğini söyledi. Deprem sonrası yapılan ilk tespitlerin öğleden sonra tamamlandığı ve gerekli durumlarda cep telefonları üzerinden bilgilendirme mesajlarının iletilmeye devam edeceği belirtildi. Uzmanlar, Balıkesir’in deprem kuşağında yer aldığını ve bu tür sarsıntıların zaman zaman yaşanabileceğini hatırlatarak, hazırlıklı olmanın önemine dikkat çekti.
Şehirdeki üniversiteler de bu konuda harekete geçerek, öğrencilerine yönelik bilgilendirme toplantıları yapacaklarını açıkladı. Özellikle deprem anında yapılması gerekenler ve kriz yönetimi konularında eğitim faaliyetlerinin artırılması planlanıyor. Yerel yönetimler, diğer taraftan, yaşananların ardından hazırlıklarını gözden geçirerek, acil durum planlarının yeniden revize edilmesi gerektiğini vurguladılar.
Bu beklenmedik gelişme, Balıkesir için geçici bir sarsıntı olmanın ötesinde, bir toplumun afete dayanıklılığını sorgulamasını sağladı. Uzmanlar, deprem sonrası halkın bilinçlendirilmesi ve afet bilincinin artırılması konusunda eğitimlerin şart olduğunu ifade ettiler.
Sonuç olarak, Balıkesir’deki bu deprem, halkın sadece doğal afetlere karşı değil, aynı zamanda toplum dayanıklılığına ve acil durum yönetimi konusundaki eğitime yönelik bir farkındalık yarattı. Deprem sonrasında yapılan çalışmalara ve hazırlıklara, şehrin gelecekteki olası sarsıntılara karşı daha hazırlıklı bir hale gelmesini sağlamak için ekstra önem verilmesi gerektiği görüldü. Unutulmamalıdır ki, depremler her ne kadar doğanın bir gerçeği olsa da, hazırlık ve bilinç düzeyimizle bu süreci hafifletebiliriz.